ÖLMEME GÜNÜ
Bilmeyenlere baştan anlatayım. Sonra da sevgili İsa Çelik’ten aktarayım. 70’lerin sonu… Can Yücel, Edip Cansever, Cemal Süreya, Turgut Uyar, Tomris Uyar, Ömer Uluç, Muhteşem Sünter, Salim Şengil, İsa Çelik, Mehmetcan Köksal, Dürnev Tunaseli, Behzat Ay, Nezihe Meriç gibi isimler… Rakı masasındalar ve siz düşünün nasıl muhteşem bir sohbet var!
26 Mart 1981 Ölmeme Günü
İsa Çelik'in anlatımı ile kaleme alan : Nilay Örnek
Bilmeyenlere baştan anlatayım.
Sonra da sevgili İsa Çelik’ten aktarayım.
70’lerin sonu… Can Yücel, Edip Cansever, Cemal Süreya, Turgut Uyar, Tomris Uyar, Ömer Uluç, Muhteşem Sünter, Salim Şengil, İsa Çelik, Mehmetcan Köksal, Dürnev Tunaseli, Behzat Ay, Nezihe Meriç gibi isimler… Rakı masasındalar ve siz düşünün nasıl muhteşem bir sohbet var!
NASIL DOĞDU?
“Tomris, aynen Turgut ve Edip gibi içmeyi seven bir insan” diye devam ediyor söze İsa Çelik.
“Yıl 1981. O dönem Barış Derneği’ndeyim, Görsel Sanatçılar Derneği kurucu üyesiyim. Bir kalabalık Neşe’de buluştuk. Tomris, ‘Rakı ve Özgürlük Günü diye bir şey düşündük’ dedi.
Ben de ‘Tomris, tamam, rakı ve özgürlük de, 6-7 yerden aranıyorum’ dedim!
Oturduk çakıştırmaya başladık. O sırada tombalacı İsmet de geldi. Biraz bozuk… ‘İsmet bir ölük halin var; iyi misin?’ dedim. ‘Ölük’ de benim uydurmam bir laf. Hani umutsuzdan, mutsuzdan farklı… Tomris cevval zekâ! Bir büyük rakı söyledi. Dedi ki: ‘İsmet önümüzdeki yıl bugüne kadar bu rakıyı muhafaza edeceksin ve gelecek yıl açıp içeceğiz.’ Aldım rakıyı, kâğıt kapladım getirdim. O rakıyı öyle verirsek, biliyorum, alçak İsmet gidecek içecek sonra alacak başka rakıyı getirecek. Dedim ki ‘Herkes imzalasın, bu rakıyı bu kâğıda sarıyoruz, bantlıyoruz’… Sonra imzaladık, İsmet’e verdik. Rakı ve Özgürlük lafı Dünya Ölmeme Günü oldu. Tomris’in lafıdır o… Onu kâğıda sarma, imzalatma fikri benimdir. Kayıtçılığımdan işte…”
İşte böyle başlamış bu hikâye… “Masamızda çok kadın olmadı. Ne Fürüzan, ne Leyla, ne de Adalet Abla katılırdı. Belki de Tomris’le araları iyi değildi, bilemem; ama Nezihe Meriç hep vardı” diyor İsmet Çelik…
TEK YASAK!
Sanırım Cemal Süreya da ‘Tek Yasak’ adlı şiirinde o günden bahsediyor; “Özgürlüğün geldiği gün / O gün ölmek yasak…”
Senelerce keyifle kutlanan, bol sohbetli, bol şiirli, bol edebiyatlı, tahmin odur ki kimi zaman bol argolu, aşklı, meşkli, rakı beyazı ‘Ölmeme Günü’, en son 26 Mart 1985’te kutlanıyor.
Can Yücel’in “Şiirimizin o en kızıl saçlı levendi” dediği 4 Ağustos doğumlu Turgut Uyar, yine bir Ağustos günü, 22 Ağustos 1985’te ölüyor.
YENİDEN YAŞATILACAK BİR GÜN
Edip Cansever’in ardından içinde “Güzleri kullanırdı o kadar sevmese de / Dünyayı kullanırdı açıp da penceresini sonsuza kadar” mısralarının geçtiği bir şiir yazdığı; malum Cemal Süreya’nın “Öldüğü gün hepimizi işten attılar” dediği o günün ardından ‘Ölmeme Günü’ de toprağa veriliyor…
Oysa bu ekipteki kim ölümlü ki!
Şimdi Ölmeme Günü’nden bir Tunga Uyar, bir İsa Çelik kalmış…
Yorum ya da sorularınız için: bilgi@bilgipesinde.com