9 Eylül İzmir'in Kurtarılışı

9 Eylül İzmir'in Kurtarılışı / Tarih Günler / Bilgi Peşinde / www.bilgipesinde.com / Büyük Taarruz harekâtı sonucu Türk ordusunun Yunan işgali altındaki İzmir'e 9 Eylül 1922'de girmesi, Mudanya Ateşkes Antlaşması ve sonrasında Lozan Barış Antlaşması'na kadar uzanan süreci başlatması dolayısıyla Milli Mücadele'nin sona ererek Türk milletinin kurtuluşu ve bağımsızlığını elde edişinin simgesi olmuş çok önemli bir tarihi olaydır.

9 EYLÜL 1922 İZMİR'İN DÜŞMAN İŞGALİNDEN KURTARILIŞI,

İzmir ülkemiz açısından; tarihi, kültürü, medeniyeti ve her yönüyle vazgeçilemez bir kaledir. Hiç şüphesiz ki kurtuluş savaşımız, bağımsızlığımız ile özgürlüğümüzün perçinlenmesi açısından büyük bir maneviyata sahiptir. Şahsım olarak ben bu güzel ilimizi babamın memuriyeti sebebiyle ilk kez 9 yaşlarındayken görmüş ve orada yaşamaya başlamıştım. Orta öğrenimim ve o yıllar derken birinci üniversite yıllarım ve yaşamış olduğum pek çok unutulmaz anılarım olmuştur. 

Tarihimizin maalesef karanlık ve kötü tezahür etmiş olduğu bir dönemde İzmir düşman işgaline sahne olmuştur. Ancak mazisi sayısız kahramanlık destanlarıyla dolu şanlı Türk ulusu ve onun bağrından çıkan Türk ordusu, Gazi Mustafa Kemal Atatürk önderliğinde, silah arkadaşları ile birlikte 9 Eylül günü İzmir'i düşman işgalinden kurtardı. Sakarya meydan muharebesi ile başlayan Türk ordusunun şanlı zaferleri Yunan askerlerinin denize dökülmesi ile son buldu.

Tarihe Altın Harflerle yazılan şanlı İzmir destanı nasıl gerçekleşti, Birinci Dünya Savaşı sonunda, İtilâf Devletleri Osmanlı Devleti ile 30 Ekim 1918'de Mondros Ateşkes Antlaşması'nı imzaladılar ve bu anlaşmaya dayanarak Anadolu'yu işgale başladılar. Türk milleti, işgal hareketleri karşısında vatanını kurtarmak için 1919 yılında yer yer direniş hareketlerini başlattı. Bu hareketler, 19 Mayıs 1919 tarihinde Mustafa Kemal Paşa’nın Samsun’a ayak basmasıyla kısa sürede merkezi bir nitelik ve güç kazandı.

Bu tarihi ve önemli süreçte, arka arkaya kazanılan Birinci İnönü, İkinci İnönü, Aslıhanlar-Dumlupınar ve Sakarya Meydan Muharebeleri ile yurdun kurtarılması yolunda önemli adımlar atıldı. 26 Ağustos 1922 sabahı dikkat ve titizlikle hazırlanan taarruz planı uygulamaya konuldu. 26-30 Ağustos 1922’de yapılan Büyük Taarruz, Türk İstiklâl Harbi’nin son safhasıdır. 30 Ağustos “Başkomutan Meydan Muharebesi” nde bir gün içinde Yunan ordusunun en önemli bölümü etkisiz hale getirildi. Böylece kesin sonuç beş gün içinde elde edilmiş ve hazırlanan savaş planı tam bir başarıyla uygulanmış oldu.

31 Ağustos günü Başkomutan Mustafa Kemal Paşa, Genelkurmay Başkanı Fevzi (ÇAKMAK), Batı Cephesi Komutanı İsmet (İNÖNÜ), Ordu Komutanları Yakup Şevki (SUBAŞI) ve Nurettin Paşayı Çalköy’ ünde toplayarak, kaçabilen Yunan kuvvetlerinin hızla takip edilmesini emretti. 1 Eylül’de Başkomutan Mustafa Kemal Paşa ordulara bir bildiri yayımlayarak şu tarihi emrini verdi,  “ Bütün arkadaşlarımın Anadolu'da daha başka meydan muharebeleri verileceğini göz önüne alarak, ilerlemesini ve herkesin akıl gücünü, yiğitlik ve yurtseverlik kaynaklarını yarışırcasına, esirgemeden vermeye devam eylemesini isterim. Ordular ilk hedefiniz Akdeniz'dir, İleri! ”. 

Bu tarihi emir üzerine 31 Ağustos’ta başlayan amansız takip sonunda, Türk kuvvetleri 2 Eylül’de yıkıntılar haline gelmiş Uşak iline girdi. Burada Yunan Ordusu Başkomutanı General Trikopis tutsak edildi. Takip Harekâtı insanüstü bir hızla ilerledi. Türk askeri kurtardığı her kasabanın, köyün, şehrin Yunanlılar tarafından yakıldığını, bölgedeki Türklerin de acımasızca katledildiğini görmekteydi, bu sebeple uyumak, dinlenmek ve durmak istemiyordu. Tarih yaprakları, 9 Eylülü gösterdiğinde, 1’nci Kolordu Kemalpaşa’ya, 2’nci Kolordu Manisa’ya, 4’ncü Kolordu Turgutlu’ya ulaştı. Kuzeyde Kazancı bayırında Yunan mevzilerine taarruz eden 3’ncü Kolordumuz düşmanı atarak Bursa’ya ilerledi. Türk süvarileri halkının sevinç gözyaşları arasında İzmir’e girdi ve Şanlı Türk bayrağımız İzmir Hükümet Konağına ve Kadife kale’ ye çekildi.

Başkomutan Gazi Mustafa Kemal ATATÜRK, İzmir’in alınışı dolayısıyla ordulara şu tarihi mesajını yayınladı.  “ İlk verdiğim Akdeniz hedefine varmakta orduların gösterdiği gayret ve fedakârlığı hürmet ve takdirle anarım. Elde edilen büyük muzafferiyetin yapıcısı olan kıymetli arkadaşlarıma en içten teşekkür ve tebriklerimi bildiririm. Orduların bundan sonra verilecek hedeflerin alınmasında da aynı fedakârlık yarışmasını göstereceklerine inancım tamdır ”.

15 Mayıs 1919’da İzmir’e çıkıp, Anadolu’nun yarısından fazlasını istila ederek, burada Yunan Asya İmparatorluğu’nu kurmak rüyasıyla üç yılı aşkın bir süre içinde topraklarımıza saldıran düşman orduları, nihayet 18 Eylül 1922 tarihi itibarıyla tek bir düşman dahi kalmamak kaydıyla vatan topraklarımızdan tamamen temizlenmiş oldu. Takip harekâtının başarı ile sonuçlanması yalnız Batı Anadolu’yu Yunanlılardan temizlemekten ibaret değildir. Türk ordusunun yaptığı bu harekât sonunda, İzmit bölgesinden İstanbul Boğazı’na, Balıkesir bölgesinden Çanakkale Boğazı’na kadar hayati önem taşıyan, diğer stratejik hedefler de büyük bir ustalıkla İtilaf Devletleri’nin işgalinden kurtarılmış oldu.

Takip Harekâtı; Türk ordusunun kahramanlığı yanında askeri ve siyasi alanda gösterdiği yüksek sevk ve idare ile birlikte kudret ve kabiliyetini de ispat eden çok önemli ve çok büyük bir eserdir. Türk Ordusunun kazandığı bu zafer, Mudanya Ateşkes Antlaşması’na giden süreci başlatmıştır. Türkiye, Mudanya Ateşkes Antlaşması’ndan sonra 24 Temmuz 1923’te Lozan Barış Antlaşması’nı imzalamıştır. Böylece Türk milleti, varlığını bütün dünyaya kabul ettirmiş, Türk devleti de tam bağımsızlığını kazanmış oldu. 

Bu topraklarda, Yüce Asil Türk Milleti hür, özgür ve bağımsız bir şekilde şan, şeref ve gururla yaşamaktadır. Bizlere bu güzel günleri yaşatan ve bu uğurda kanlarını döken ve hayatlarını feda eden başta Ulu Önder Mustafa Kemal ATATÜRK ile silah arkadaşları olmak üzere tüm şehitlerimizi saygı, hürmet ve minnetle anıyorum. Ruhlarınız şad olsun aziz şehitlerimiz, sizler oldukça bu vatan topraklarımız da, sonsuza dek var olacaktır. Güzel İzmir’imizin düşman işgalinden kurtuluşunun yıl dönümü İzmir’imize ve tüm ülkemize hayırlı ve uğurlu olsun. Nice yaşlara ve nice yıllara İzmir. 

Em. Albay Erhan Oktay

Yorum ya da sorularınız için: bilgi@bilgipesinde.com