Yağcıbedir Halısı

Yağcıbedirler ve Yağcıbedir Halısı / Bigadiç Dergisi / Zekeriya Özdemir / Bilgi Peşinde / Malazgirt Zaferinden sonra Anadolu'yu yeni bir vatan edinen Türkler yığınlar halinde yeni yurtlarına göç etmeye başladılar. Bu göçler esnasında bugün "Yörük" dediğimiz konar-göçer aşiretler de Anadolu'ya geldiler.

Yağcıbedirler ve Yağcıbedir Halısı

Yazan: Zekeriya Özdemir

Malazgirt Zaferinden sonra Anadolu'yu yeni bir vatan edinen Türkler yığınlar halinde yeni yurtlarına göç etmeye başladılar. Bu göçler esnasında bugün "Yörük" dediğimiz konar-göçer aşiretler de Anadolu'ya geldiler. 

Osmanlı Devleti boş arazileri şenlendirmek, vergi gelirlerini artırmak ve asayişi sağlamak amacıyla, 1691 yılında konar-göçer oymakları yerleşik hayata geçirmeye karar verdi. 

Devlete her yıl 80 kabze yay vermekle görevli YAYCI yürükleri, bu iskân hareketinde Adana civarına yerleştirildiler. Ancak yanlış zamanlama, yönetim hatası gibi nedenler iskan uygulamasında sıkıntılar meydana getirdi. Nitekim yaycı yörükleri de "sıtma illetinden" bunalarak başka yerlere göç ettiler. 18. yüzyıl başlarından itibaren Karesi Sancağında (Balıkesir) görülmeye başlanan yaycı yörükleri, Ahmet Refik Paşa tarafından Bigadiç'te 1862-1864 yılları arasında yerleştirilirler. 

Bu yerleşmede bir kısmı, Bigadiç'in Çekirdekli, Nizan, Kavakdere, Çağış, Kanlıkavak ve Çömlekçi köyleri civarına yerleştirilirler. Bugün Kayalıdere, Ortacaalan ve Yağcıbedir köylerinde yaşayan yaycı yörükleri daha önceleri hayvancılık ve dokumacılıkla uğraşırlardı. Hayvan ürünü olarak et, süt, yağ ve peynir elde eden yürükler, ayrıca özgün motiflerle, halı, kilim, heybe çuval, keçe, çul ve kepenek yaparlar. Bugün göçebeliği bırakarak tamamen tarıma geçen yörük köylerinde halı dokumacılığı önemli bir gelir kaynağıdır. 

Geleneksel bir Türk sanatı olan halıcılık, tarihteki göçebe kültürümüzün bugüne uzantısıdır Yağcıbedir yürüklerince yaşatılan bu zengin kültür mirası, dün efsanelere (Kız Bergama Halısı) konu olmakla kalmamış, kompozisyon ve renk yapısı ile Dünya Sanat literatüründeki yerini almıştır.

Yöremizde en çok Kayalıdere Köyünde dokunan Yağcıbedir Halılarının en büyük özelliği renk ve desenleridir. Desenlerde bazı değişiklikler görülse de renkler yüzlerce yıldır hemen hiç değişmemiştir.

En çok talep gören ve üretilen çeşidi (115X200) cm. ebadındaki yolluklardır. Bunlar çoğumlukla çift mihrap kompozisyonludur. Mihrap nişi içerisinde çeşitli bitkisel ve bazen üsluplaşmış hayvan motifleri yer alır. Altıgen zemin içinde genellikle düşey simetri yoktur. Bazen hayat ağacı şeklinde dizayn edilmiş çiçeksel formlarla yıldızlar çok görülür. Bordür (*) genelde yedi bantlıdır ve en ortadaki bant beyaz zeminlidir. Bordürde çiçek, dal, yaprak ve yıldız motiflerine rastlanmaktadır. "İlme" adı verilen Gördes düğüm tekniği (**) ile dokunan Yağcıbedir Halıllarının motifleri geometrize edilmiş formlar, soyut içerikli hayvan, bitki ve sembollerdir. Hayvansal motifler; ejderha, kartal, koyun, kelebek, kırkayak, akrep ve sülündür. Bitkisel motifler; çınar yaprağı, rozet çiçek, asma dalı ve çam kozalağıdır. Ayrıca sembolik içerikli yıldız ve pıtrak motiflerine de rastlanmaktadır.

Yağcıbedir Halılarının yüzyıllardır değişmeyen renkleri "gök" (lâcivert), "al" (kırmızı), beyaz ve siyahtır. Daha önceleri alabada, murt, boşyaprağı (adaçayı), kavak kabuğu, kekik, mazı, nar ve ceviz gibi bitkilerden elde edilen karışımlarla boyanan Yağcıbedir Halıları, bugün daha çok kimyasal boyalarla boyanmaktadır.

DİPNOTLAR :
(*) Halıda kenar suyu
(**) 1949 yılında Altay dağlarında bulunan 2500 yıllık bir Türk Halısı da aynı düğüm tekniğiyle dokunmuştur.

YARARLANILAN KAYNAKLAR :
1- Yeşim ÖZTÜRK - Balıkesir - Sındırgı Yöresi Yağcıbedir halıları, Ankara, 1992
2- Öğr. Gör. Erol SANIBELLİ (Dokuz Eylül Ünv. Güzel Sanat. Fak.) - Yağcıbedir
3- Aydın AYHAN Yağcıbedir Yürükleri ve Halıları - Türk Folkloru - Kasım, 1986
4- Bergama söylenceleri - Eyüp ERİŞ - Bergama Belediyesi Kültür Yayınları No: 3
5- Kamil SU - Balıkesir ve civarında Yörük ve Türkmenler, İstanbul, 1938
6- Cevdet TÜRKAY - Osmanlı İmparatorluğunda Oymak, Aşiret ve Cemaatler, İstanbul -1979

Not: Bu yazı Bigadiç Dergisi'nin Nisan 1995 sayısından alınmıştır. Derginin çıkarılmasında emeği geçen tüm kişi ve kuruluşlara ve yazara en içten teşekkürlerimle...

Yorum ya da sorularınız için: bilgi@bilgipesinde.com


Diğer Web Sitelerimiz