Esperanto Dili
Esperanto Dili / Tarihi Günler / Bilgi Peşinde / www.bilgipesinde.com / Gençlik yıllarında, farklı diller konuşan kasabalılar arasındaki kötü ilişkiler, Zamenhof ‘u çok rahatsız etti. Bunun üzerine yeni bir dil geliştirerek, insanlar arasında kardeşliği ve dostluğu, bu dil aracılığıyla gerçekleştirmeye karar verdi.
Esperanto Dili
Esperanto hayatına tek bir konuşmacı ile başladı. Yaratıcısı Ludwik Lejzer Zamenhof (1859-1917) o tarihlerde Rusların kontrolünde olan bügünkü Polonyanın Bialystok kasabasında doğru. Bu kasabada Ruslar, Almanlar, Polonyalılar ve Yahudiler etnik olarak ayrılmış kesimlerde yaşamaktaydılar ve aralarında, birbirinin dillerine de hakim olmadıklarından, çok fazla anlaşmazlıklar sürüp gidiyordu. Bir yahudi olan Zamenhof, ergenliğinden beri bu etnik ve ulusal farklılıkları bir araya getirecek ortak bir dili hayal ediyordu. Amacı bu ulusal grupların konuştuğu dillerin yerine geçecek bir dil değil, onların aralarında ve uluslararasında anlaşabilmek için kullanılacak bir dil yaratmaktı. Tıpkı o zamanların Fransızcası, bugünün İngilizcesi gibi ancak tarafsız ve arkasında emperyal kaygılar olmayan bir dilin kullanılması idi.
Sonuç olarak, kolay öğrenilebilen, ancak en az diğer diller kadar, hatta daha da fazla ifade imkanı sunan Esperanto dili doğmuş oldu.
26 Temmuz 1887 günü Zamenhof bu yeni dilini ince bir bröşür kitapçık ile, önce Rusça dilinde, ve “Doktoro Esperanto” (Umutları olan Dr) takma adı ile yayınladı. Bu kitapçığın adı sonradan “Unua Libro” (birinci kitap) olarak isimlendirildi. Kitapçıkta “Lingvo Internacia” olarak tanıttığı dilin adı daha sonraları bu kitapçıkta kullandığı takma adı sayesinde kısaca “Esperanto” olarak anılmaya devam edildi.
Dil kimileri tarafından hemen kabul edildi, kimileri alay etti, konuşanları kovuşturmalara uğradı, Stalin ve Hitler döneminde idam edilenler oldu, veya çok kişi tarafından kaale bile alınmadı ama Esperanto dili inatla yaşamaya devam etti. Bu dili konuşan dünya çapındaki ayrıcalıklı grubun bugünlerde yüz binler ile iki milyon arasında olduğu tahmin ediliyor.
Esperantistler diğer seyahat eden esperantistleri evlerinde ağırlıyor ve dünya çapında yapılan toplantılar sayesinde birbirlerinin kültürlerini tanıyorlar, yemeklerini, ulusal günlerini, gelenek ve göreneklerini öğreniyorlar. Ve bu tanışmaların sonucunda birbirlerine aşık olup evlenenlerin sayesinde bir kaç yüz kadar anadili Esperanto olan çocuklar bile dünyaya gelmiş oldu.
130 yıl içerisinde bu dilin ardında bir kültür oluştu. Bir çoğu orijinal eser olan onbinlerce kitap yayınlandı, yüzlerce müzik grubu meydana geldi ve albümleri piyasaya çıktı, bir çok ülkede resmi olarak da tanınır bir dil haline geldi, bir çok yerde okullarda da öğretilmeye başlandı, bazı üniversitelerde lisans bölümlerinde öğretilmeye, bazılarında ise lisans üstü programlar haline geldi.
Bugün internet’te bir çok başka imkanın yanısıra, dünyaca ünlü yazılım Duolingo’da yaklaşık iki seneden az bir süre önce devreye alınan İngilizce’den ve bu sene başında İspanyolca’dan öğreten kurs sayesinde Esperanto dilini doğrudan telefonunuzdan öğrenmeniz de artık mümkün. Şu anda Portekizce’den öğreten kurs hazırlanmakta, sırada Fransızca ve belki Rusça dilleri bekliyor ve devreye giren ilk iki kursa Esperanto’yu öğrenmek için bir milyondan fazla kişi kayıt olmuş durumda.
Esperanto güç sayesinde yaygınlaşan bir dil değil, tam tersi insanlar bu dili bir inanç, bir umut, bir sevgi, bir idealizm uğruna öğreniyorlar. Esperanto tek bir kişi ile başladı ama şimdi dünya çapında büyük bir kitle arasında uluslararası dil olarak kullanılmaktadır.
26 Temmuz’daki 130. yaş gününde Esperanto Güney Kore’nin başkenti Seul’de yapılacak olan 102. Dünya Esperanto Kongresinde çok sayıdaki katılımcı arasında kullanılacak ve kutlanacaktır.
Daha ayrıntılı bilgi için : https://esperantoturkiye.wordpress.com/
Yorum ya da sorularınız için: bilgi@bilgipesinde.com